Los Angeles, ikinci evim
Ailece Los Angeles'i çok seviyoruz. Hava süper, insanlar rahat ve restoranlarda vejetaryen ve vegan opsiyonlar çok.
Keremle tanışmadan önce de Los Angeles’a gitmiştim ama yanınızda orada yaşayan birisiyle gezmek bambaşka bir tecrübe oluyor. Erkek arkadaşım orada 15 yıldır yaşıyor ve Los Angeles’ı avucunun içi gibi biliyor. Eskiden şehir merkezinde bir çatı katında yaşıyordu ancak şimdi Türkiye’de daha fazla vakit geçirdiği için Airbnb kullanıyoruz ve Turo’dan bir araba kiralıyoruz. La La Land’e gidecek olursanız gezip görmenizi tavsiye edebileceğim en gözde yerleri sıraladım.
Nerede kalmalı?
En son gittiğimizde Venice plajında kaldık. Son derece sakin bir bölge ve sahile ya da alışveriş yapabileceğiniz şirin butiklerle dolu Abott Kinney Avenue’ye yürüme mesafesinde. Biz Mart ayında gittik. Gündüzleri tişört ile yürüyebileceğiniz kadar sıcak olmasına rağmen akşamları çok soğuktu. Eğer havalı bir partiye katılmak isterseniz Petit Ermitage otel 'de kalmanızı öneririm. Otelin yalnızca misafirlerine özel parti ve organizasyonları var.
Nerede kahve içmeli?
İnsanların neden Urth Cafe’yi bu kadar övdüklerini anlamadım. Bence kahveleri rezalet ve yemekleri de oldukça kötü. Ben kesinlikle Groundwork, Blue Bottle ve Intelligentsia’yı tercih ederim. Ancak bunların hiçbirinde kahvemin üzerine içmek istediğim o güzel kahveden yok. Benim kahvaltı için en sevdiğim mekan Joan’s on Third. Omletleri gerçekten inanılmaz lezzetli ve genellikle oraya gittiğimde omlet yiyorum. Bir arkadaşınızla buluşmak ya da sevgilinizle günü geçirmek için oldukça harika bir mekan. Dışarıda da oturacak masaları olduğu için ayrıca güzel. Kahvaltınızı bitirdikten sonra sokakları keyfinizce gezebilir ve birbirinden çeşitli küçük butikleri ve moda dükkanlarını gezebilirsiniz.
Nerede öğle yemeğini yemeli?
Öğle yemeği için salata yemeye bayılırım ve en sevdiğim salataları Sweetgreen buldum. Menüdeki salatalardan birisini seçebilir ya da kendi salatanızı kendiniz yapabilirsiniz. Salatanızı sizin gözünüzün önünde hazırlıyorlar ve porsiyonları da kocaman. Böyle bir salata yedikten sonra canınız başka bir şey çekmeyecek emin olun. Ben salata sosumda sarımsak sevmediğim için sarımsaklı olmayan bir balzamik salata sosu kullandım. Eğer canınız öğle yemeğinden sonra kahve çekerse hemen yan tarafta bulunan Verve Coffee Roasters’a uğrayabilirsiniz. Kazara iki dükkan arasında kalan hamburgerciye girmeyin. Oradaki yemekler gerçekten inanılmaz yağlı. Eğer dilerseniz öğle yemeği için Zinc’e de gidebilirsiniz. Bu vejetaryen kafenin yemek seçenekleri arasında sağlıklı olmayan şeyler de var. Tofu sosisi ve yanında patates kızartması ısmarlayabileceğiniz gibi, benim gibi sağlıklı yiyecekler de isteyebilirsiniz.
Nerede Frozen Yoghurt (dondurulmuş yoğurt) yemeli?
Maalesef Türkiye’de dondurulmuş yoğurt yapmayı bilen bir yer yok ama Los Angeles’da var! Yoghurtland’i diğer bütün dükkanlardan daha çok seviyorum. Yoğurdunuzu almadan önce çeşitleri tadabiliyorsunuz ve dilerseniz yoğurdunuzun üzerini muzur ya da sağlıklı şeylerle süsleyebiliyorsunuz. Çeşitleri son derece fazla. Ben vanilya ve çikolata gibi klasik tatları tercih ediyorum ama tatlı patates, tuzlu karamelli pekan fıstığı ya da guavalı ananaslı gibi macera arayanlara hitap eden tatları da mevcut.
Nerede akşam yemeği yemeli?
Melrose’daki Gracias Madre’nin harika bir bahçesi var ve Meksika mutfağından ilhamını alan çeşit çeşit sebze yemekleri bulunuyor. Yemeklerin hepsi o bölgede yetiştirilen organik ürünlerden yapılıyor. Meksika yemeklerini pek fazla sevmememe rağmen oradaki akşam yemeğimizi çok beğendim. Eğer vegan yemekleri yemek istiyorsanız, LA bunun için çok doğru bir seçim. Plant Food + Wine restoranını çok beğendim. Bahçede bir masa isteyin ve arkadaşlarınızla birlikte bir kadeh şarabın ve çeşitli güzel yemeklerin tadını çıkartın. Eğer romantik bir atmosfer arayışındaysanız, şehir merkezindeki Faith and Flower tam size göre olabilir. Kerem burada yediği eti, ben de salatamı çok beğendim.
Nereleri gezmeli?
LA’e giden bütün türkler Abbey isimli gey barı duymuştur. Burada yaşayan arkadaşlarımızın söylediğine göre mekan son derece eğlenceli ancak hafta sonu gitmek yerine Perşembe gitmeyi düşünebilirsiniz çünkü hafta sonları iğne atasanız yere düşmüyor. Eğer ünlüleri görmek isterseniz Soho House eğlenceli bir seçim olabilir. Geçen gittiğimizde kız arkadaşları ile eğlenen Jenniffer Garner’ın yanındaki bir masaya oturmuştuk. Ancak şunu söylemeliyim ki İstanbul’daki Soho House mimari olarak çok daha etkileyici bir bina. Elbette buraya girmek için üye olmanız gerekiyor. Eğer iki kadeh bir şey içmek ve canlı müzik dinlemek isterseniz No Vacancy’i önerebilirim. Eğer French Tuesday üyeliğiniz varsa, birbirinden eğlenceli Salı partilerinden birisine de gitmek isteyebilirsiniz.
Nerede alışveriş yapmalı?
Uzun zamandır alışveriş yapmıyorum ama büyük markalara bakmak isterseniz The Grove’u ya da Robertson Boulevard yakınlarındaki Ivy Restaurant civarlarını önerebilirim. Kerem oralara asla gitmez ama onunla tanışmadan önce arkadaşlarımla öğle yemeği yemek için oralarda buluşuyordum. Yemekler çok güzel ama insanlar oraya daha çok birilerini görmeye ve görülmeye gidiyorlar. Ben şahsen Abott Kinney’deki gibi yerel markaların olduğu daha küçük dükkanları tercih ediyorum. Melrose elbette çok eğlenceli ama indirimli tasarım ürünleri almak isterseniz Nodstrom Rack’e gitmek isteyebilirsiniz.
Çocuklarla birlikte LA
Geçen yaz Los Angeles’a üç çocuğumuzu ve köpeğimizi de getirmiştik. Amerika çocuk ve evcil hayvan konusunda son derece rahat. Ziyaretimizin ilk haftasında Legoland ve Disneyland’i gezdik. Universal Studios, Knott’s Berry Farm ve LA Hayvanat Bahçesi gibi pek çok eğlenceli seçenek de mevcut Kerem’in eskiden yaşadığı şehir merkezinde bir daire kiraladık ve çocuklar oraya bayıldılar. Geriye kalan iki hafta için çocukları bir yaz okuluna yazdırdık. Fena değildi ancak çocuklarınızı yanınızda götürecekseniz UCLA’nın web sitesini incelemenizi tavsiye ederim. Arkadaşım Nevin orada yaşıyor ve onun söylediğine göre çocuklar için gerçekten muhteşem bir tecrübe olduğunu söylüyor. Buranın fiyatları diğer yaz okullarına göre oldukça yüksek. Bu yüzden çocuklarınız oranın tam olarak tadına varana kadar biraz büyümelerini beklemek isteyebilirsiniz. Çocuklar daha önce hiç Amerika’ya gitmemişlerdi ve yemek porsiyonlarının büyüklüğünden ve insanların konuşkanlığından oldukça etkilendiler.
A noktasından B noktasına nasıl gidilir?
Eğer Los Angeles’da bir haftadan fazla kalacaksanız kesinlikle araba kiralamalısınız. Turo’dan aldığımız hizmetten oldukça memnun kaldık. Burası da Airbnb usulü ile çalışıyor: arabalarına ihtiyaçları olmayan insanlar, birkaç günlüğüne arabalarını turistlere kiralıyor. Eğer gece dışarı çıkacaksanız Uber kullanmanızı tavsiye ediyorum. Böylece park yeri aramakla uğraşmadan gönül rahatlığı ile alkol alabilirsiniz. Uber’in uygulamasını kullanması çok kolay ve fiyatları da normal taksi fiyatlarına göre daha uygun.
Los Angeles’dan nerelere gidilir?
Las Vegas’a gidebilirsiniz. Burayı daha önce görmediyseniz kesinlikle gitmelisiniz. Bu gerçek ötesi günah şehrine akın eden insanların aklında yalnızca bir tek şey var: PARTİ. Benim için Las Vegas’a gitmemin üç nedeni var, 1) oteller ucuz 2) görülecek harika gösteriler var 3) Miracle Hotel’in dondurulmuş yoğurt reyonunda bugüne kadar yediğim en güzel dondurulmuş yoğurtları yedim. Eğer şaraba meraklıysanız Santa Barbara County’de bulunan ve gerçek bir Danimarka köyü olan Solvang’ı ziyaret etmelisiniz. Palm Springs, La Jolla, Laguna Beach, San Diego ve San Francisco’da Los Angeles’dan gidip görebileceğiniz harika seçenekler.
Uçuş ve jet Lag hakkında
Türk Hava Yolları ile uçmayı seviyorum. Sezon dışında gitmek isterseniz 600$ civarında bilet bulabilirsiniz. Haziran için bilet baktığımda fiyatları 1000$ ila 1600$ arasında değişiyordu. Bu yüzden biletlerinizi erken almanızı öneriyorum. Ekonomi ile acil çıkış kapılarından bilet alabilir ya da millerinizle biletinizi yükseltebilirsiniz. Maalesef artık Comfort Class biletleri bulunmuyor. Ekonomi ya da Business uçmak zorundasınız. Uçuşunuz yaklaşık olarak 13 saat sürüyor. Ben uçakta genellikle uyuyamıyorum ve bu yüzden yanımda güzel bir kitap ve iyi bir kulaklık götürüyorum. Arkadaşlarımız homoepatik Jet-Lag-haplarının işe yaradığını iddia ediyorlar. Bir dahaki yolculuğumda bu hapları kesinlikle deneyeceğim. Ancak oraya iner inmez LA saatine uyum sağlamaya çalışmanız son derece önemli. Sakın uyumayın, otele yerleşin, bir duş alın ve yemeğe çıkın. Ancak en önemlisi bolca su içmelisiniz ve enerjinizi mevsim meyveleri gibi sağlıklı yiyeceklerle yüksek tutmalısınız.